30 Eylül 2009 Çarşamba

Efes Pilsen'den Açıklama

efes-pilsen-kerem-gonlum-doping
Bilindiği üzere, Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından, sporcumuz Kerem Gönlüm'ün test sonuçlarında "cathine" maddesine rastlanması ile ilgili olarak 29.09.2009 tarihinde bir basın toplantısı gerçekleştirilmiştir.

Öncelikle belirtmek gerekirse, WADA Kod'a bağlı olarak hazırlanan Basketbolda Dopingle Mücadele Yönergesi Eki Cezai Yaptırımlar'ın "Belirtilmiş Maddeler" başlıklı 6. Maddesinde "Yasak listesinde piyasada sık bulunan ilaçların içinde bulundukları için ve doping amacıyla kullanılmadığı, dolayısıyla doping ihlalinin kasıtsız olarak gerçekleşebileceği Maddeleri özellikle belirtebilir." hükmü yer almaktadır. Anılan yönergenin dayanak yapıldığı WADA Kod'un Yasaklı Maddeler Listesi'nde söz konusu "cathine" maddesi "Belirtilmiş Maddeler" (Specified Substances) olarak S.6.a'da sayılarak; ancak ve ancak izin verilen eşiğin üstünde olması halinde yasaklı madde olarak değerlendirileceği belirtilmiştir.

Özetle "cathine" maddesi "Belirtilmiş Maddeler"den olması nedeniyle izin verilen eşiğin üstünde rastlanması halinde doping olarak değerlendirilebilecek ve şartları mevcut olduğu takdirde müeyyide uygulanmasını gerektirecek bir maddedir.

Türkiye Basketbol Federasyonu'nun 28.09.2009 tarihli yazısında da, diğer oyuncumuz Mario Kasun'un test sonuçlarında WADA Kod'a göre izin verilen eşiğin altında "cathine" maddesine rastlandığı ve bu durumun "doping" sayılmayacağı açıkça yer almaktadır.

Tasvip edilmemesine rağmen, "doping" olayının zaman zaman her branştaki sporcuların başına gelebileceğini Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticileri de bilmektedir.

Tüm bu gerçeklere rağmen, diğer oyuncumuz Mario Kasun'da da söz konusu maddeye rastlandığını ve bu durumun bütün Efes Pilsen'li sporcuların "organize şekilde" doping yaptığına karine olduğunu iddia etmek ve doping yapmadıkları halde, "masumiyet ilkesi"ni yok sayarak kamu vicdanında Mario Kasun ve diğer bütün sporcularımızı yargısız infaza tabi tutmak; spor camiasında görev ve sorumluluk taşıyan yöneticilerden beklenen davranış biçimine uygun düşmemektedir.

Fenerbahçe Kulübü hukuki süreç devam ederken bir kez daha bu süreci ve karar mekanizmasını olumsuz etkilemeye çalışmakta ve yargısız infaz yapmaktadır.

Konuyla ilgili yetkili merciler bellidir. Fenerbahçeli yöneticiler kendilerini bu mercilerin üzerinde görmekte, durumdan vazife çıkararak bu mercileri baskı altına almaya çalışmakta ve hatta bazılarına talimatlar yağdırmaktadırlar.

Konuyla ilgili hukuki sürecin halen devam ettiğini ve Efes Pilsen gibi herkesin hukuki sürecin sonucunu beklemesi gerektiğini bir kez daha hatırlatmak, Kulübümüzün de dopinge karşı her platformda etkin tedbirlerin alınmasına katkıda bulunmaya hazır olduğunu belirtmek isteriz.

Saygılarımızla,

Efes Pilsen Spor Kulübü

29 Eylül 2009 Salı

Buyrun Hepsini Araştıralım

Kerem-Gonlum-doping-Efes-Pilsen-FB-UlkerDelil yok, birşey yok gene araştırılsın deniyor sadece. Tamam araştırılsın bence de ama bu araştırılırken, bu saate kadar hala neden ceza açıklanmamış mesela o da araştırılsın. FB'li yöneticiler ile Federasyon arasındaki görüşmelerde neler konuşuldu o da araştırılsın. Olay 2 ay önce neredeyse ortaya çıkmasına rağmen neden bugüne kadar beklendi ve bu iddialar hiç dile getirilmedi, neyin pazarlığı yapıldı bu da araştırılsın ki, gerçekten aydınlığa çıkalım o zaman.

Mirsad konusunda da bir araştırma yapalım mesela. Bogdan Tanjevic ile Mahmut Uslu'nun Mirsad'ı kovduğu ve seneye takımda yerin yok dediği. Bunun üzerine Mirsad'ın da Efes Pilsen'e gelerek sözleşme yapmak istediği ve sözleşme yapıldığı. Hatta ikinci maç sonrası FB Ülker soyunma odasında çıkan kavganın da nedeni açıklansın. Bunları duyan Aziz Yıldırım'ın apar topar idmana gelip Mirsad ile nasıl sözleşme imzaladığı da ortaya çıksın.

Ben eminim ki FB taraftarı bu kadar lafla bile yeterince dolmuştur ve ilk maçta gene olay çıkacak. Hayırlı olsun efendim. Madem birşeylerin üstü örtülmesin diyorsunuz o zaman herşeyi açık oynayın.

Tamam kupa alınsın FB Ülker'e verilsin ama kupayı alacak kişi de o kırmızılı abim olsun. En çok o hak etti çünkü. Sahi o abi ne oldu acaba bunu araştıran kimse var mı?

24 Eylül 2009 Perşembe

Neden Salı?

Kerem-Gonlum-doping-Fenerbahce-Ulker
Fenerbahçe beklenen açıklamayı yapmış ama tam yapmamış gene. Neden Salı'ya kadar bekleniyor, konu yalansa yalan deyin yok ısrarlıysanız delillerinizle ortaya çıkın ve budur işte işin aslı deyin. Salı'ya kadar delil mi toplayacaksınız, ki bu elinizde bir delil yok şu an demektir. Ya da delil mi yaratacaksınız? O zamana kadar bir delil bulamazsanız ya da yaratamazsanız inkar mı edeceksiniz yoksa böyle bir konuşma olduğunu? "Biz aslında sadece araştırılsın iyice demek istedik. Bütün oyuncular dopingli gibi bir iddiamız olmadı" mı diyeceksiniz delil bulamazsanız o zamana kadar?

Bakalım göreceğiz?

23 Eylül 2009 Çarşamba

Fenerbahçe Spor Kulübünden Resmi Açıklama Bekliyorum

Konu ile ilgili olarak Fenerbahçe kulübü yazılı bir açıklama yapmalı ve ya olayı doğrulamalı ya da yalanlamalıdır. Hürriyet spekülatif haberler yapan bir gazete olduğu için bu haberin yalanlanması bence hiç şaşırtıcı olmaz. Ama eğer haberi doğruluyorsan o zaman delillerini de sunacaksın. Öyle biz duyduk, biz biliyoruz ile olmaz. O zaman Efes Pilsen tarafı çıkar ve biz de aslında Kerem'de doping olmadığını biliyoruz, bu olay bir komplodur diyebilir. Birşey söylüyorsan yani bir iddian varsa bunu ispatlamakla yükümlüsündür, eğer sadece biz biliyoruz diye öyle diyorsan bu iftiradan öteye gitmez. Eğer haber yalanlanırsa o zaman her iki kulüp Fatih Çekirge'ye dava açıp haddini bildirmelidir ki bir daha böyle haberler yaparak zaten son olaylardan dolayı gergin olan ortama bir çomak da ben sokayım dememelidir. Futbol taraftarı zaten fanatiktir eğer Fenerbahçe yönetimi çıkıp açıklama yapmazsa yalan da olsa Fatih Çekirge'nin haberi baz alınır ve bir sonraki maçta olacak kötü olayların sorumlusu Fatih Çekirge ve Fenerbahçe yönetimi olur.

Efes Pilsen'den Önemli Açıklama

Efes-Pilsen-Onemli-Aciklama
Kerem Gönlüm'le ilgili hukuki süreç devam ederken ve henüz Disiplin Kurulu'nca herhangi bir karar verilmemişken, oyuncularımız ve Kulübümüz hakkında iftira boyutuna ulaşan iddia ve açıklamaları hayretle ve üzüntüyle izlemekteyiz.

Bilindiği gibi, yapılan doping kontrollerinin sonuçları Türkiye Basketbol Federasyonu'na gelmektedir. Söz konusu maçın sonrasında diğer bir sporcumuz Mario Kasun'dan da örnek alınmış ve test sonucu "negatif" çıkmıştır.

Kaldı ki uzmanlar "Cathine" olarak adlandırılan sakıncalı maddenin performans arttırıcı doping amacıyla kullanılan bir madde olmadığını ifade etmektedirler.

Efes Pilsen Spor Kulübü'nün oyuncuları yıllardır hem Euroleague hem de Türkiye Ligi maçlarında defalarca doping testlerine tabi tutulmuşlardır. Bir oyuncumuzda rastlanan sakıncalı maddeden hareketle bütün oyuncularımızı ve Kulübümüzü karalamaya çalışmak fanatizmden kaynaklanan iftiradan başka birşey değildir. Bu çabaları "çamur at izi kalsın" yaklaşımının tipik bir örneği olarak değerlendiriyoruz.

Ayrıca, Kerem Gönlüm'ün bilerek ve isteyerek sakıncalı bir madde aldığı kanaatinde değiliz. Kulübümüzün yanı sıra Milli takımımız için de önemli bir oyuncu olan ve son Avrupa Şampiyonası'nda eksikliğinin hissedildiği açıkca dile getirilen Kerem Gönlüm'ü basketbola tekrar kazandırmak için elimizden geleni yapıyor ve kendisini tüm gücümüzle destekliyoruz.

Spor camiasında görev ve sorumluluk taşıyan herkesi sorumluluklarının bilincinde davranmaya davet ediyor, bu karalama kampanyasını yürütenler hakkında yasal haklarımızı saklı tuttuğumuzu kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.

Efes Pilsen Spor Kulübü


Açıklamanın sayfası.

21 Eylül 2009 Pazartesi

Yok Artık!!!

Kerem-Gonlum-doping-Fenerbahce-UlkerHaber bu.

Bu haberin doğru olmaması için gerçekten dua ediyorum. Eğer haber doğru ise gerçekten vahim. Aziz Yıldırım bu lafları etmişse gerçekten kendisini tebrik ediyorum. Demek sahada yenemediği rakibi saha dışında yenmek için çaba harcıyor. Bir kere alınan madde güç verici bir madde değil, biraz araştırılırsa görülür bu. İkincisi takımda doping kontrolüne giren sadece Kerem değil, takımlardan sadece bir kişi doping kontrolüne girmiyor. Ve olay sadece 5. maç için geçerli diğerleri ne olacak o zaman?

Bu kadar komploya yaklaşırsak olaya o zaman neden bu aylar sonra ortaya çıkıyor? O numuneler aylarca kimlerin elindeydi? Ben de bunları soruyorum. Eğer Aziz Yıldırım bu lafları etmişse o zaman Kambala'nın kokain kullanımı neticesinde dopingli çıkması sonrası neler olmuş onu da gözden geçirsin. Amaç rakibim kalmasın ise o zaman ok problem değil ama yenilgiyi hazmetmek diye birşey vardır. Hazım sorunu olanlar varsa doktora gitsin. Son olarak bu laf gerçekten edilmişse bunun sebebi tam bir fanatik FB'li olan Selçuk Yula'nın yazısı da olabilir.

Rüya Gerçekten Bitti

Eurobasket-2009-A-Milli-TakimProblemler ve zamansızlık derken yazamadım bir türlü. Zaten Yunanistan maçı ile birlikte bizim için rüya da bitmişti. Ancak o maça gelmemizde en büyük etkenlerden biri Slovenya maçı idi aslında. Slovenya maçında nerede hata yapmıştık. Bana kalırsa en büyük hata turnuva boyu bozmadığı ilk beşini bu maçta bozan Bogdan Tanjevic'e aittir. Takımın ritmi bozulunca aradaki fark da açıldı ve takım toparlanana kadar fark 19'a çıktı ve ayrıca geçilen ve bir türlü oturamadığımız alan savunmasında ısrar edilince maç kaybedildi. Sırbistan maçında da uygulanan alan savunması boş üçlükler girmeyince yanıltıcı oldu bizim için.

Bu turnuva bizim için biçilmiş kaftandı aslında madalya için, güçlü sadece bir takım vardı o da rahat rahat aldı turnuvayı. Diğer takımların çoğu yıldızlarını getirmemişti bu turnuvaya. Dolayısıyla takım olmayı başaranlar madalya şansı olan takımlardı ama biz bunu başarmış olmamıza rağmen 1-2 coaching hatası ve Yunanistan maçından sonra tamamen dağılmamız yüzünden ancak 8. olabildik. Gemi batınca suçlamak kolaydır bu yüzden pek suçlama yapamayacağım turnuva ile ilgili ve fakat 2010 için şapkamızı önümüze koyup düşünmemiz ve hepimizin hatalarımızı iyi etüd etmemiz gerekir. Her ne kadar hak versem de, yok FIBA böyle yaptı, yok hakemler demekle aynı hataları tekrarlarız sadece. Tanjevic hatasını genelde kabul eden bir koç ama bu sefer hatasını kabul etmesi yeterli değil hatadan ders çıkarması da gerekiyor.

18 Eylül 2009 Cuma

Ah Be Engin, Olmayınca Olmuyor İşte

A-Milli-Takim-Slovenya-Eurobasket2009Olmadı işte yapacak birşey yok. İyi bir oyun oynadık ama tutmadı burada açıkcası bence kimsenin suçu yok.

Slovenya maçı yazısını çok geç yazdığımın farkındayım fakat sindirmek uzun sürdü işte. Maça başlayan 5 sanki oyuncularımızı biraz dinlendireceğimizi düşündürdü bana önce ama Bogdan Tanjevic baktı fark aldı başını gidiyor ana rotasyona dönmek zorunda kaldı. Yendiğimiz maçlarda eksikleri öncelikli olarak alan ben şimdi de iyi yanlarımızı öne almak istiyorum. Öncelikle Ersan maşallah iyi gidişine devam ediyor. Ayrıca Hidayet ve Ömer Onan hücumda bu maçta daha toparlanmış bir görüntü çizdiler. Ömer Aşık uzun bir seriden sonra iki faul atışı soktu, umarım üzerindeki stresi kırmıştır çünkü fauller girmedikçe neredeyse potaya yetiştiremeyecek duruma gelmişti.

Maça gelirsek farklı beş bizim dengemizi çok bozdu. Zaten tıkanıklık yaşadığımız hücumda Engin oyun kuruculuk yapmayınca iyice tıkandık. Savunma tarafında da yağmur gibi üçlük yiyince Slovenya birden öne fırladı. Biz kendimize gelene kadar ikinci periyodun ortası gelmiş ve fark 19'a çıkmıştı. Orada dürencimiz başladı ve farkı 7 sayıya kadar indirdik 14-2'lik bir seri ile. Devreyi de böyle kapattık. Üçüncü çeyreğin başında öne fırlasa da Slovenya, gene kontrolü sağladık ve hatta öne de geçtik çeyreğin bitimine az kala, ama sonra üçlük yağmuru geri döndü ve 5 sayı mağlup girdik son çeyreğe. Dördüncü çeyrekte Slovenler kaçtı biz kovaladık ve son 10 saniyeye geldiğimizde Slovenya'dan Udrih 1/2 faul atışı ile farkı 2 sayıya çıkarabildi ancak ve top bizdeydi. Ender içeri daldı, kendi de turnikeye zorlayabilirdi ama daha müsait pozisyondaki Engin'i gördü, Engin boş şutunu çıkardı ama girmedi maalesef top. Olmayınca olmuyor işte ama bence maçı bu topta değil, farklı 5 ile çıktığımız ve bir türlü düzeni sağlayamadığımız ilk çeyrekte kaybettik oyunu.

Şimdi rakip Yunanistan eksikleri var önemli ama gene de güçlü bir takım. Yenilemeyecek bir rakip değil elbette ama bu sefer işi baştan sıkı tutup o konsantrayonu maç sonuna kadar korumamız gerekiyor.

Türkiye (67): Bekir Yarangüme, Sinan Güler 3, Engin Atsür, Ömer Onan 7 (2 ribaund- 1 asist), Ersan İlyasova 16 (7 ribaund- 4 asist), Semih Erden 7 (4 ribaund- 1 asist), Kerem Tunçeri 2 (5 ribaund- 2 asist), Oğuz Savaş, Ömer Aşık 10 (5 ribaund- 1 asist), Ender Arslan 10, Hidayet Türkoğlu 12 (3 ribaund- 3 asist)

Slovenya (69): Uros Slokar 3 (5 ribaund- 1 asist), Jaka Lakovic 12 (3 ribaund- 2 asist), Samo Udrih 12 (4 ribaund- 1 asist), Primoz Brezec 7 (4 ribaund), Klobucar (1 asist), Bostjan Nachbar 16 (3 ribaund), Goran Jagodnik 11 (4 ribaund), Jurica Golemac 2 (2 ribaund- 4 asist), Erazem Lorbek 6 (6 ribaund- 5 asist)

16 Eylül 2009 Çarşamba

Efes Pilsen'in Hazırlık Maçları

Charles-Smith-Efes-Pilsen-AJ-Milano-Hazirlik-MaciUzundur Efes Pilsen'in hazırlık maçlarını yazmıyordum. O arada Efes Pilsen 5 hazırlık maçı yaptı ve 4 galibiyet, 1 mağlubiyeti var. İstatistikler Aris maçı ve kaybedilen St. Petersburg maçında olmadığı için pek bir yorum yapamasam da diğer 3 maçın istatistiklerine bakınca dikkat çeken özellikle iki şey var:

1)Charles Smith'in yüksek formu, hoş hazırlık maçlarının nasıl geçtiğini görmediğimiz ve sert geçmediğine inandığım için çok da bir gösterge değil bence.
2)Rakocevic'in özellikle son iki maçta istatistiği olmadığı için oynamadığını düşünmemiz, herhangi bir sakatlığı varsa da bunu bilmiyoruz.

İlk maçını Air Avellino ile oynayan ve 85-80 kazanana Efes Pilsen'de bu maçın istatistikleri:
Igor Rakocevic 20 sayı, 4 asist; Preston Shumpert 22 sayı, 4 ribaunt; Kaya Peker 17 sayı, 14 ribaunt; Bootsy Thornton 10 sayı; Charles Smith 7 sayı

Takım ikinci maçını Aris ile yaptı ve bu maçı da 75-74 kazandı ama bu maçın Efes açısından istatistikleri mevcut değil.

Üçüncü hazırlık maçında ilk mağlubiyetini aldı Efes Pilsen St. Petersburg karşısında, maç sonucu: 89-66. Bu maçın istatistikleri de maalesef elimizde değil.

Dördüncü hazırlık maçı ise Azovmash ile yapan Efes Pilsen maçı 90-78 kazandı. Oyuncu istatistikleri:
Kaya Peker 20 sayı; Preston Shumpert 23 sayı; Charles Smith 21 sayı; Bootsy Thornton 9 sayı

Beşinci hazırlık maçını ise dün AJ. Milano ile yaptı Efes Pilsen ve bu maçı da 87-72 kazandı. Bu maçın istatistikleri:
Charles Smith 27 sayı; Kaya Peker 12 sayı; 9 ribaunt; Preston Shumpert 10 sayı, 4 ribaunt, 2 asist; Bootsy Thornton 15 sayı, 2 asist

Ayrıca bir dip not Daniel Santiago'da hazırlık kampına dün itibarıyla katılmış. Bundan sonraki hazırlık maçı bugün Türkiye saati ile 22:00'da Montepaschi Siena ile, sanırım bu maçta oynamaz Santiago ama yarınki Lottomatica Roma maçında Ergin Hoca onu deneyebilir.

15 Eylül 2009 Salı

Tebrikler 12 Dev Adam

sirbistan-turkiye-eurobasket2009Sonunda şeytanın bacağını kırdık, Kerem'in maestroluğunda Ersan'ın harika oyunuyla Sırbistan'ı uzatma da 69-64 yendik. Değinilecek o kadar çok şey var ki hangisine değinelim bilmem. Kerem'in takım böyle yönetilir oyununa mı, ki asistlerinin çoğu Ömer sayesinde heba olmasına rağmen yılmadan oyunu yönetmesine mi, yoksa Ersan'ın harika oyununa mı. Hepsi çok iyiydi. He ben unutmadan Tanjevic'in sonradan kenarda unuttuğu Sinan'ın harika performansını da es geçmeyeyim.

Eeee peki kötü yok muydu milli takımda elbette vardı, son iki maçtır Hidayet istediğimiz performansta değil. sakatlığı oyununu çok etkiliyor Hidayet'in. Okuduğum yorumlar yüzünden şunu söylemek zorunda hissediyorum kendimi. Evet Hidayet kötü olabilir ama bu takımın ona ihtiyacı var ve Hidayet düzelecektir, bugün oynamasın falan diyenler yarın sakın övmesin Hidayet'i. Ayrıca Hidayet'in kötü performanslarını zaten kötü oyuncu diye bağlayan olursa lütfen maçı bir daha izlesin çünkü o zaman bizi galibiyetimiz sadece şans olur onlar için. Bu kadar boş üçlük kimse kaçırmaz da diyebilir ve şansa da bağlayabiliriz bu galibiyeti. Hadi buyrun yorumlar nedir. Bunu diyebilecekler için tek maça değil tüm turnuvaya bakın derim ve onlara ilk maçlarda kahraman ilan edilen Ender'e bakın derim. Takım olmak bundan önemli ben Ender'i şu performansı için kötü oyuncu demem. Ama siz de Hidayet'in hakkını verin.

Takım iyi bunu üstüne basarak söylüyorum takım tam takım olmuş ama bu bundan sonraki maçları kazanacağımız anlamına gelmiyor. Slovenya bu kadar kaçırmaz he şunu da söyleyeyim böyle de defans yapmaz. Hadi çocuklar inandık size.

14 Eylül 2009 Pazartesi

Daniel Santiago Sağlık Kontrolünden Geçmiş


Haber bu:
Beko Basketbol Ligi'nde geçtiğimiz sezon şampiyonluğu kazanan Efes Pilsen'in yeni yabancı transferi Daniel Santiago Kocaeli'nin Gebze ilçesindeki özel bir hastanede sağlık kontrolünden geçti.

Efes Pilsen Basın Sorumlusu Cenk Araştıran ile birlikte Anadolu Sağlık Merkezi'ne gelen yeni transfer Daniel Santiago dahiliye, kardiyoloji, ortopedi, kulak-burun-boğaz, efor testi bölümlerinde muayene oldu ve tıbbi tahlil analizleri yapıldı.

İspanya'nın Barcelona takımından transfer edilen 33 yaşında, 2,16 santimetre boyundaki Porto Rikolu oyuncu, pivot olarak görev yapıyor.

Efes Pilsen'de forma giyecek olmanın kendisini heyecanlandırdığını söyleyen Daniel Santiago, Efes Pilsen'in Avrupa'nın en güçlü takımlarından biri olduğunu belirtti.

Efes Pilsen'de oynamanın kendisi için büyük onur olacağını ifade eden Santiago, şöyle dedi:"Efes Pilsen'e karşı daha önce oynamıştım ve seyirci atmosferini biliyorum. Hedefleri büyük olan bir takımda oynamak da beni heyecanlandırıyor. Efes Pilsen'in Avrupa Ligi şampiyonu olmasını istiyorum ve ben de elimden geleni yapacağım."

İstanbul'u da çok beğendiğini söyleyen Santiago, Türkiye'nin Avrupa Şampiyonası'ndaki durumu ile ilgili olarak da, "Türkiye çok başarılı bir takım. Eski takım arkadaşım Ersan İlyasova'yı ve Hidayet Türkoğlu'nu biliyorum. Yeni takım arkadaşlarım Kerem Tunçeri ve Ender Arslan ise çok başarılılar. Türkiye'nin de başarılı olacağına inanıyorum" diye konuştu.

Dikkatimi çeken iki konu ise, seyirci atmosferi meselesi, allahtan TBL'de oynamayacak:) İkinci konu ise gelmesinin kesinleşmiş olması bu hamle ile. Bir de üstüne Ermal söylentileri var ki takımda 5 numara yok derken bolluk olur o da olursa.

Yok Bu Adam Gerçekten İnsan Değil

Gece saat 02:30'a kadar beni televizyon başında tuttular. Her ikisi de harikaydı ama Djokovic'in kötü şansı karşısında Federer olmasıydı. Bu formla onun dışında birçoklarını rahat rahat yenerdi ve fakat Federer söz konusu olunca akan sular duruyor. Zaten maç sırasında sık sık Tanrı'ya "Daha ne yapmalıyım?" diye sordu.

Final bu gece azıcık Sırbistan maçı ile çakışsa da 23'de Eurosport'ta. Spor seviyorsanız ve vaktiniz varsa mutlaka izleyin derim. Del Potro'da çok formda ama dediğim gibi karşısındaki insan değil.


13 Eylül 2009 Pazar

Artık Gerçek 12 Dev Adam Olmak Yolundayız

A-Milli-Takim-Ispanya-Eurobasket-2009Gerçek değerlendirmeyi ancak bugün yapabiliyorum. Önce takımın geneli, gerçekten takım olmayı başarmışlar. Yere atlamalar, düşenin hemen yanında gidip kaldırmalar. Sahada morali düşenlere moral aşılamak için onları oynatma çabaları. Bütün bunlar dört dörtlük takım olduğumuzun en iyi göstergeleri. Bu konuda emeği geçen herkesi tebrik ederim. Özel paragraf ise Tanjevic'e ekstra birşey yapmadığı sadece olası gerekeni sergilediği için çok teşekkürler.

Bu maça gelince bu maçın adamı açık ara tüm takımdır, yalnıZ daha öne çıkan oyuncular vardı elbette. Ne zaman skorda tıkansak devreye girdi. İlk turdakinden çok daha az zorlama atış yaptı ve elinden geleni ortaya koydu. Ömer Aşık ilk iki maçtaki acemiliğini üzerinden attı ve performansı sahaya yansıyor artık. Sadece son yaptığı blok değil aynı zamanda ilk periyoddaki oyunu ile oyunda tutunmamızı ve pota altında üstünlük kurmamızı sağladı. Gizli kahraman ise Kerem Tunçeri idi, oyun nasıl yavaşlatılır, pota altını nasıl oyuna katılır dersi verdi bizlere. Ve Semih onun hakkındaki düşüncelerim değişmedi ve fakat bu maç için iyi oynayanlar arasında o da vardı. Savunma ve ribauntlarda bir parça da olsa rahatlamımızı sağlayan Sinan'ı da unutmayalım.

Ender bu maç için kötü oynamış gözükse de onu yıllardır izleyen biri olarak bu kadar şutunun girmediği maçta nasıl saçmalayabileceğini de biliyorum. Dolayısıyla saçmalamaması bile maçın ne kadar içinde olduğunu gösteriyor. Vasatı aşamayanlardan biri de Oğuz oldu ama bunun sebebi çok erken faul problemine girmesi oldu.

Gelelim Hidayet'e, o kadar olgun ki bu maç içinde formsuz olduğunu anladığı noktadan itibaren hiç zorlamadı oyunu. Zaten sakatlığı da varmış. Buna olgunluk denir bence.

Şimdi sırada Sırbistan var, onlar da takım olarak oynayan bir ekip ve bizim için zorlu olacaktır. Ama kullanabileceğimiz bir eksileri var; o da tecrübesizlikleri. Strese girince hata yapıyorlar. İşte onları da strese sokacak olan bir 12 Dev Adam olacak sahada.

Türkiye (63): Sinan Güler 2 (2 ribaund), Engin Atsür 3 (3 ribaund- 1 asist), Ömer Onan (1 asist), Ersan İlyasova 15 (5 ribaund- 1 asist), Semih Erden 11 (1 asist), Kerem Tunçeri 11 (1 asist), Oğuz Savaş 2 (1 ribaund), Ömer Aşık 13 (4 ribaund), Ender Arslan 4 (4 ribaund- 1 asist), Hidayet Türkoğlu 2 (3 ribaund- 3 asist)

İspanya (60): Pau Gasol 16 (9 ribaund), Rudy Fernandez 16 (5 ribaund), Ricky Rubio 3 (6 ribaund- 3 asist), Juan Carlos Navarro 7 (2 ribaund- 3 asist), Felipe Reyes 8 (3 ribaund- 1 asist), Raul Lopez (1 ribaund- 2 asist), Sergio Llull (1 asist), Marc Gasol 7 (6 ribaund- 1 asist), Alex Mumbru (1 ribaund), Jorge Garbajosa 3 (4 ribaund)

12 Eylül 2009 Cumartesi

İşte Şimdi Madalya Şansımız Yükseldi

Eurobasket-2009-A-Milli-TakimVe sonunda gerçek bir rakibi, son dünya şampiyonunu yendik. Tebrikler çocuklar. Hepsi iyi oynadı çünkü takım olarak oynadılar. Ersan baş rolü alsa da, Ömer harika oynasa da en büyük tebrik Semih'e. Fırça işe yaramış demek ki:) Semih bu kalitede bir oyuncu değil bence hala ama bu maçta hakkını veriyorum. Hadi bakalım artık madalyaya ben de inanıyorum.

Özel not: Artist Navarro ne oldu:)

Genel A Milli Takım Değerlendirmesi - İlk Tur

Eurobasket-2009-A-Milli-Takimİki gündür iş yoğunluğu sebebiyle yazamadım ve tabi ki İspanya maçından önce de yazmak gerek. A Milli Takımımız ilk turu 3 galibiyet alarak lider olarak tamamladı.

Tüm maçları toplu olarak değerlendirirsek başarılı bir turnuva başlangıcı yaptığımızı söyleyebiliriz. İlk tebrik elbette ki ekstra birşey yapıp takımın ritmini bozmadan oynatan Bogdan Tanjevic'e. Oyuncularımızı ise tek tek ele almak istiyorum:

Ersan İlyasova:
Ortalamalar:
22 dakika, 17,0 sayı, 7 ribaunt, 0,33 asist, 1,66 top kaybı, 0,66 top çalma, 0,33 blok
2 sayı 15/22 %68,2; 3 sayı 4/11 %36,4; Faul 9/10 %90

Takımın bir numaralı skor opsiyonu oldu. Savunmada zaman zaman adamını kaçırsa da özellikle ribauntlardaki performansı önemliydi. Bazen gereksiz zorlamaları oldu Ersan'ın, bu zorlamaları da minimuma indirmesi gerekiyor.

Ender Arslan:
Ortalamalar:
21,33 dakika, 14,3 sayı, 0,66 ribaunt, 2 asist, 0,33 top kaybı, 1 top çalma
2 sayı 5/7 %71,4; 3 sayı 8/11 %72,7; Faul 9/10 %90

Benim için en büyük sürpriz oldu. Ender yıllardır izlediğim ve açıkcası oyun kuruculuğunu beğenmediğim bir oyuncu. Bu turnuvada da oyun kuruculuğu konusunda tereddütlerim devam etse de takımı ateşleyen isim oldu. 3'lük ve 2'lik yüzdesi muhteşem. Tebrikler Ender böyle devam.

Hidayet Türkoğlu:
Ortalamalar:
24,66 dakika, 13,3 sayı, 4,33 ribaunt, 2,66 asist, 2 top kaybı, 1 top çalma
2 sayı 8/15 %53,3; 3 sayı 5/14 %35,7; Faul 9/10 %90

Birçoklarının beklentisinin aksine benin Hidayet'ten istediğim takım oyununda yer alması ve takımı oynatması idi. Bence bunu hakkıyla yerine getirdi. Zaman zaman zorlu atışlara kalksa dahi, ne zaman tıkansak kilidi açanlardan oldu.

Ömer Aşık:
Ortalamalar:
20,66 dakika, 12,3 sayı, 6 ribaunt, 0,33 asist, 1 top kaybı, 0,33 top çalma, 1,33 blok
2 sayı 17/22 %77,3; Faul 3/10 %30

İlk iki maçta çok da ondan beklediğim oyunu oynamasa da son maçın tartışmasız en iyi oyuncusuydu. Ondan daha çok ribaunt bekliyorum. Faule dikkat.

Oğuz Savaş:
Ortalamalar:
20 dakika, 8,7 sayı, 5 ribaunt, 1,33 asist, 2 top kaybı, 0,33 top çalma, 0,33 blok
2 sayı 10/15 %66,7; 3 sayı 0/2 %0; Faul 6/9 %66,7

O da çok başarılı ama bence daha iyi olabilir. O potansiyel Oğuz'da mevcut. Savunmasını biraz sertleştirmeli ayrıca.

Sinan Güler:
Ortalamalar:
16,66 dakika, 6,7 sayı, 3 ribaunt, 0,66 asist, 0,66 top kaybı, 1 top çalma, 0,33 blok
2 sayı 3/8 %37,5; 3 sayı 4/5 %80; Faul 2/2 %100

Bence Sinan için başarılı bir turnuva oluyor. Sadece iki sayılık atışları geliştirmeli ve savunmasını bir parça daha sertleştirmeli.

Kadronun geri kalanı ile ilgili sadece Kerem Tunçeri oyun kuruculuğu ve sakinliği ile öne çıkıyor. Bir de hakkını yememek gerekir Ömer Onan hastalıktan gelmesine rağmen yüreğini sahaya her zamanki gibi koydu. Semih'ten ise bahsetmek istemiyorum açıkcası.

9 Eylül 2009 Çarşamba

12 Dev Adam EuroBasket2009'da Bulgaristan'ı Dağıttı

A-Milli-Takim-Bulgaristan-Eurobasket2009Bulgaristan'ı rahat bir oyundan sonra 94-66 yendik. Bu maçın yorumuna bile gerek yok aslında 10 dakika oynadık Bulgaristan havlu attı. Koş-koş basketbolundan ancak bu kadar zaten. Tek eleştiri noktası Semih Erden'in gene kötü olması ve Bekir Yarangüme ve Barış Hersek'in boş şutları sokamaması oldu. Bunun dışında takım iyi oynadı. Hidayet ve Ersan ikinci devre hiç oyuna girmedi ve böylece dinlenmiş olarak Polonya maçına çıkabilecek.

Özel paragraf Ender'e, sadece bir kere saçma şut attı ve fark olmasına rağmen hiç saçmalamadı. Bu formunu ikinci turda asıl test edeceğiz. Başarılar Ender.


Polonya maçı için ise şu yorumu yapmak yerinde olacak. Onlarda bir çeşit koş-koş basketbolu oynuyorlar. Fakat farkları çok sert ve başarılı bir 4-5 ikilisine sahip olmaları ve kendi sahalarında seyirci ile çoşabilmeleri. Semih konusunu özellikle yazdım bu yüzden. Savunması olarak iyi seviyeye bir an önce çıkmalı. Bizim pota altında o sertliğe en yakın adamımız Ömer Aşık ve o da çok toy hareketler yapabiliyor. Hücum ribauntlarına özellikle dikkat etmeliyiz, Ersan sana güveniyoruz. Ayrıca Ömer Onan'da oynarsa dış savunmamız içeri top atmalarını engelleyebilir. Zaten çok hızlı bir devşirmeleri var ve genelde uzunları o besliyor onu da oynarsa daha çok Ömer ya da Sinan ile tutabiliriz. Hücumda ise tıkanabiliriz çünkü pota altından sayı kaydetmemmiz çok zor, drive etmek de çok kolay değil çünkü iki blok tehdidi birden var. Burada dış atışlarla kırabiliriz Polonya'yı. Özellikle Ersan'ın dış atışlarıyla Lampe'yi dışarı çekip pota altını zayıflatabiliriz, işte o noktada pota altına yüklenip Gortat'ı faul problemine sokabiliriz. Bir avantajımız da çetin maçlardan ve çok uzun süreler oynayarak geldiler ve maçın ilerleyen dakikalarında yorgunluk olabilir Polonya'da. Bu maçı alabiliriz ama çok dikkatli olmalıyız çünkü bu maç artık grup finali oldu ve yenen takım iki galibiyeti bir üst tura taşıyacak ki bu da çeyrek final kapısını biraz daha açmış olacak bizim için eğer kazanırsak.

BULGARİSTAN:66 (15+13+24+14)
D.Ivanov 2 (2s: 1/2, 3s. 0/3, 1 rb, 1 ast)
K.Ivanov 4 (2s: 0/2, 3s: 0/1, SA: 4/4, 3 rb)
Kostov 3 (2s: 0/2, 3s: 1/2, 1 ast)
Earl Rowland 15 (2s.5/11, 3s: 1/3, SA: 2/3, 5 rb,4 ast, 2 tk)
Filip Videnov 14 (2s: 6/6, 3s: 0/6, 2 rb, 2 ast, 1 tç,4 tk)
Slaveykov 0 (2 rb, 1 ast)
Georgiev 4 (2s: 2/5, 2 rb,3 ast, 1 blk,1 tç,1 tk)
Dimitar Angelov 5 (2 rb, 1 ast, 1 tç)
Vasco Evtimov 3 (3 rb, 1 tç,3 tk)
Boyko Mladenov 4 (2/3 şut, 1 tk,2 blk)
Avramov 0
Todor Stoykov 12 (2s: 2/4, 3s: 2/4, 6 rb, 1 ast, 2 tç, 4 tk)

TÜRKİYE:94 (24+29+19+22)
Bekir Yarangüme 7 (2s: 1/4, 3s: 1/4, 4 rb, 1 ast, 1 blk, 1 tç)
Sinan Güler 14 (2s:3/4, 3s: 2/2, 4 rb,2 ast, 1 tç,2 tk)
Ersan İlyasova 16 (2s:5/6, 3s. 1/2, 7 rb, 1 blk, 1 tç,1 tk)
Semih Erden 2 (2s: 1/1, 1 rb, 3 tk)
Kerem Tunçeri 3 (2s:0/1, 3s: 1/3, 1 rb,7 ast, 2 tç,1 tk)
Oğuz Savaş 10 (2s: 3/4, 3s: 0/1, 7 rb, 2 ast, 1 blk, 3 tk)
Ömer Aşık 10 (2s: 5/9, SA: 0/5, 7 rb, 1 ast, 2 blk)
Ender Arslan 17 (2s.1/1, 3s: 5/7, 1 rb, 1 ast)
Barış Hersek 7 (3s: 1/4, SA: 4/4, 3 rb, 1 tç)
Hidayet Türkoğlu 8 (2s: 2/4, 3s: 0/2, SA: 4/4, 3 rb,2 ast, 2 tk)

8 Eylül 2009 Salı

A Milli Takım Değerlendirmesi ve Bulgaristan Maçı

Eurobasket-2009-A-Milli-TakimBugün biraz daha sakinleşmişken hem dün akşamki maçı tekrar bir değerlendirme, hem de akşamki Bulgaristan maçıyla ilgili görüşlerimi aktarmak istedim.

Yazılanların çoğunu okudum dünkü maç hakkında. Savunmamız bence aşırı övülüyor. Litvanya ne zaman topu pota altına indirse börek kıvamında bir savunma ile karşılaştı ve çoğunda basketi buldu. Burada Ömer Aşık ve Semih Erden'den daha iyi savunma bekliyorum açıkcası ve bunu yapacak kabiliyetleri de var. Ömer'in özellikle maçın başında acemiliği o kadar göze çarptı ki, ribaunt canavarı oyundan çıkarken ribaunt bile alamamıştı. Bu durumun devam etmeyeceğine ve hem Ömer'in, hem de Semih'in streslerini bu maç ile attıklarına inanıyorum.Ne zaman Litvanya'nın tecrübesiz kısaları oyunu pota altına geçiremedi o zaman üstünlüğü aldık zaten.

Dış savunmacılarımız içinse çok da iyi bir test değildi bu çünkü Litvanya'nın dış oyuncuları çok tecrübesiz ve vasattılar. Guard savunmasında çok çok iyi olduğumuzu düşünmüyorum açıkcası, delici bir guard bizi zorlayacaktır. Ama 2 ve 3 numaralarda savunmamız iyi seviyede gibi geliyor, umarım beni yanıltmazlar.

Bir paragraf da Ersan ile ilgili, Ersan içeriyi gereksiz zorlamalarına son vermeli bence. İçeri girsin tabi ki ama NBA'vari dalışlarla değil bu dalışları iyi yapamazsan Avrupa'da adamı madara ederler. Onun dışında ribaunt konusunda her zaman güvenilir zaten. Savunmada da arada adam kaçırsa da iyi savunma yaptığı söylenebilir.

Biz Litvanya'yı yendik, nedir bu eleştiri bombardımanı diyenler olacaktır. Eğer bu takım derece istiyorsa bunları mutlaka düzeltmeli derim, yoksa ilk turu her halikarda geçecek takımımız.

Övgülerimi zaten önceki yazımda yapmıştım sadece birşey unutmuşum. Takım olmayı öğrenmişler ve gerçekten savaşıyorlar. Tek maçlık olmaması dileğiyle.

Gelelim bugünkü maça, düz izlediği kadarıyla hem Bulgaristan, hem de Polonya koş-koş takımları. Sanırım Amerikalı devşirme guardları ve koç faktörü yüzünden. Koş-koş oyunun en büyük handikaplarından biri savunmayı hiç düşünmeden oynamaları. Bu da onların çok sayı yemesine yol açıyor. Hele bir de yavaşlatılırlarsa o zaman hucümda sadece 1-2 kişiye kalıyor. Polonya'nın savunmada sertliği sağlayan Gortat'ı var en azından Bulgaristan'da o da yok. Zor maç olacağını sanmıyorum açıkcası ama tek şartla, biz Litvanya'yı yendik Bulgaristan kim havasına girersek o zaman zorlanırız.

Daniel Santiago Efes Pilsen'de Ama Kim Gidecek?

Daniel-Santiago-Efes-Pilsen-TransferHaber TBF sitesinden:

Beko Basketbol Ligi takımlarından Efes Pilsen, Porto Rikolu pivot oyuncu Daniel Santiago ile anlaştı.

Efes Pilsen, 1976 doğumlu ve 2.16 boyundaki oyuncu ile 1 yıllık sözleşme imzaladı.

Efes Pilsen Genel Menajeri Engin Özerhun transferle ilgili olarak yaptığı açıklamada tecrübeli oyuncunun 2009-10 sezonunda sadece Euroleague karşılaşmalarında forma giyeceğini belirtti. Öte yandan Özerhun, Hırvat oyuncu Mario Kasun ile yollarını ayırmayı düşünmediklerini de sözlerine ekledi.

FIBA Amerika Şampiyonası’nda gümüş madalya kazanan Porto Riko’nun da kadrosunda bulunan tecrübeli pivot, 6.1 sayı- 5.3 ribaund ve 1.2 asist ortalamalarını yakaladı.

NBA’de Phoenix Suns ve Milwaukee Bucks takımlarında da oynayan Daniel Santiago, Avrupa’da Unicaja Malaga, Lottomatica Roma, Varese ve Barcelona formalarını giydi.

2008-09 sezonunda Regal FC Barcelona’da oynayan Daniel Santiago, İspanya Ligi’nde oynadığı 41 maçta 4.9 sayı- 2 ribaund ile oynadı.

Eee güzel 5 numarada açık vardı ama kim gidecek bu durumda onu da bilen yok.

Kerem Gönlüm Savunmasını Verdi

Kerem-Gonlum-Doping-Ceza-Efes-Pilsen
3 Eylül tarihinde açılan ikinci numunesi de pozitif çıkan Kerem Gönlüm dün itibarıyla TBF Disiplin Kurulu'na savunmasını vermiş. Bundan sonra top TBF Disiplin Kurulu'nda. Verilecek cezayı Kerem Gönlüm ya kabul edecek ya da karara itiraz edecek. Yalnız burada dikkat edilmesi gereken nokta ise TBF'den çıkan ceza FIBA tarafından düşük bulunursa hem TBF ceza alacak, hem de Kerem'in cezası katlanarak artacak. Ben minimum 6 ay, maksimum ise 2 sene ceza geleceğini düşünüyorum. Aslında burada merak ettiğim bir başka konu ise Kerem Gönlüm'ün alacağı cezanın ne zamandan itibaren geçerli olacağı? İlk numunesi açıldıktan sonrası için mi, ceza kesinleştikten sonrası için mi, yoksa 5. maç itibarıyla mı?

Tekrar ediyorum Kerem çok sevdiğim bir oyuncudur ve yıllardır Efes Pilsen'in başarısı için ter dökmektedir. Sonuç her ne olursa olsun, Efes Pilsen yönetimi bu olaydaki sorumluluğunu kabul edip sonuna kadar Kerem Gönlüm'e sahip çıkmalıdır.

A Milli Takım Litvanya'yı Yendi

Eurobasket-2009-A-Milli-TakimMilli Takımımız Litvanya 84-76 yendi.

Öncelikle eleştiriler Ersan en çok sayı atan olabilir ama çok saçma sapan girişler yaptı pota altına. Semih iyi savunmacı derdik ama bu maç değildi ve Ömer'den daha iyi oyun bekliyorum.

Şimdi ise övgüler. Bu faul yüzdesi beklenen yüzdeden çok daha iyiydi. Bunu en azından eski seviyeye düşmeden devam ederiz. Sinan Güler ve Bekir Yarangüme tebrikler. Sinan maçı koparan oyuncu oldu ama Bekir'den hiç beklemediğim bir performans gördüm. Ender Arslan böyle faul atsın daha ne diyeyim. Kerem takımı yönetmekte iyiydi. Ve Tanjevic bugüne kadar çok eleştirdim kendisini ama bugün sadece beklenenleri yaparak birşey katmadan yönetti takımı. Böyle devam edin.

Hidayet Türkoğlu ise takım lideri idi ama öne çıkmadan takımı oynattı sadece. Bence güzel.

Pota altı savunmamız hiç iyi değil, bir an önce düzelir umarım. Sonunda bir haber: Engin'de bu maçta sakatlanmış ve Ömer Onan ile ikisi yarın zor.

Yarınki rakibimizi küçümsemez isek işimiz çok zor değil ama bunu yendik diye rakibimizi küçümsersek ummadık taş baş yarar.

4 Yarangüme, B. 12 dakika, 4 sayı, 1/1 %100 iki sayı , 2/2 %100 serbest atış, 1 ribaunt, 1 faul
5 Güler, S. 14 dakika, 6 sayı, 0/3 %0 iki sayı, 2/2 %100 üç sayı, 3 ribaunt, 2 faul, 1 top çalma
6 *Atsür, E. 12 dakika, 3 sayı, 1/1 %100, 2 asist, 1 faul
8 *Ilyasova, E. 29 dakika, 5/10 %50 iki sayı, 1/3 % 33, üç sayı, 4/4 %100 serbest atış, 6 ribaunt, 1 asist, 3 faul, 3 top kaybı, 1 top çalma
9 Erden, S. 18 dakika, 2 sayı, 1/3 %33 iki sayı, 1 ribaunt, 5 faul
10 *Tunçeri, K. 23 dakika, 2 sayı, 1/2 %50 iki sayı, 0/2 %0 üç sayı, 1 ribaunt, 2 asist, 1 faul, 1 top çalma
11 Savas, O. 23 dakika, 10 sayı, 4/8 %50 iki sayı, 2/2 %100 serbest atış, 5 ribaunt, 1 asist, 3 faul, 2 top kaybı, 1 top çalma
12 *Asik, Ö. 15 dakika, 5 sayı, 2/2 100 iki sayı, 1/2 %50 serbest atış, 3 ribaunt, 4 faul, 2 top kaybı, 1 top çalma, 1 blok
13 Arslan, E. 21 dakika, 16 sayı, 2/3 %66 iki sayı, 1/1 %100 üç sayı, 9/10 %90 serbest atış, 3 asist, 2 faul, 2 top çalma
14 Hersek, B. 2 dakika, 1 top kaybı
15 *Türkoglu, H. 32 dakika, 19 sayı, 4/8 %50 iki sayı, 2/4 %50 üç sayı, 5/6 %83 serbest atış, 2 ribaunt, 3 asist, 2 faul, 3 top kaybı, 1 top çalma
TAKIM: 20/40 %50 iki sayı, 7/13 %53,8 üç sayı, 23/26 %88,5 serbest atış, 8 hücum ribaundu, 19 savunma ribaundu, 27 toplam ribaunt, 12 asist, 24 faul, 13 top kaybı, 8 top çalma, 1 blok

7 Eylül 2009 Pazartesi

Efes Pilsen'den İlk Galibiyet

Efes-Pilsen-Air+Avellino-Hazirlik-Maci2009-10 sezonu hazırlıklarını İtalya'nın Bormio kentinde sürdüren Efes Pilsen burada oynadığı ilk hazırlık karşılaşmasında İtalya'nın Air Avellino takımını uzatma dakikaları sonucunda 85-80 mağlup etti.

Beş oyuncumuzun çift haneli sayılara ulaştığı karşılaşmada ilk yarı da 32-30 Efes Pilsen lehine sona erdi. Karşılaşmanın normal süresi 74-74 berabere sona ererken; Kaya ve Shumpert'ın uzatma dakikalarındaki başarılı oyunu ile lacivert beyazlılar karşılaşmadan 85-80 galibiyet ile ayrıldı.

Efes Pilsen'de sayıları şu oyuncular kaydetti:

Igor Rakocevic 20 sayı, 4 asist, Preston Shumpert 22 sayı, 4 ribaunt, Kaya Peker 17 sayı, 14 ribaunt, Bootsy Thornton 10 sayı, Charles Smith 7 sayı

Lacivert beyazlılar İtalya'daki ikinci hazırlık maçında 9.9.2009, Çarşamba günü Yunanistan'ın Aris takımı ile karşılaşacak ve karşılaşma TSİ 21.00'de başlayacak.

5 Eylül 2009 Cumartesi

Igor Rakocevic Röportajı

Efes-Pilsen-Igor-RakocevicCumhuriyet gazetesinden Can İşbakan Igor Rakocevic ile konuşmuş, hoş bu her ne kadar röportaj olarak lanse edilse de çok kısa olduğu için sadece konuşmuş diyorum. Bahsettiği şeyler çok genel ilkeler fakat özellikle oyun kurucu ile ilgili söyledikleri çok doğru ve bizim oyun kurucularımız ile ilgili benim şüphelerim var açıkcası. Sohbet aşağıda:

Efes Pilsen’in bu yıl büyük bir şansı olduğunu belirten Sırp süper yıldız, “Efes’in bu yıl çok iyi bir şansı var. Ama önce beraber oynamamız ve başarıyı hissetmemiz gerekiyor. Sadece iyi oyuncuları transfer etmek yetmiyor. Oyunu bütünleştirmeniz lazım. Beraber oynarsak, takım olabilirsek Avrupa’da TOP 8 ya da final four yapabiliriz. Türkiye’de de tabii ki şampiyon olmak istiyoruz. Ama bu kolay olmayacak. Çünkü güçlü rakiplerimiz var. Kariyerimde her zaman yüksek tansiyonlu maçlar yaptım. Türkiye’de de böyle maçlar olacağı için heyecanlıyım. Ateşli maçları iple çekiyorum” diye konuştu.

Nasıl bu kadar güçlü bir skorer olduğunu sorduğumuzda ise Rakocevic oyun kurucuların önemini çizdi ve “Çok iyi bir oyun kurucu ile birlikte olmam gerekiyor. TAU’da Avrupa’nın en iyi gardlarından biriyle oynadım. Takımı çok iyi oynatan bir isimdi. Aynı zamanda koçun size güvenmesi, uzunların perdeyi iyi yapması hep bunlar çok önemli detaylar. Gerisi size kalmış. Fizik olarak iyiyseniz, yeteri kadar çalışmışsanız biraz da şansınız iyiyse sayıyı bulursunuz. Ama sadece ben sayı atacağım diye bir şey yok. Son yıllarda takımlar bana yardım getiriyor. Ben de asist gücümü yükselttim. Yardım gelince asist yapacağım” yanıtını verdi.

Avrupa Şampiyonası’nda Türkiye’nin madalya şansının olduğunu vurgulayan Rakocevic, “Ben bu yazı dinlenerek geçirmek istediğim için Sırbistan takımında yer almadım. Sakatlığım vardı ve eğer kampta olsaydım bu beni etkiyecekti. Koçumuz da bana saygı gösterdi ve gelecek yıl hazır olmamı istedi. Türkiye de bizim çapraz grubumuzda. İlk maç olan Litvanya sizin için çok önemli. Biraz şansı da olursa Türkiye madalya alabilir” ifadelerini kullandı.

3 Eylül 2009 Perşembe

Kerem Gönlüm'ün B Numunesi de Pozitif Çıktı

Kerem-Gonlum-Doping-Pozitif-Efes-PilsenBeklenmedik bir durum değildi aslında. Böylece Kerem'in ceza alması kesinleşmiş oldu. Kerem'i çok severim ve bilerek doping yaptığına asla inanmam. Fakat sonuçta ortada kesinleşmiş bir doping vakası olduğu için ceza verilmesi kesinleşmiş durumda. Sonuçta kullandığı doktor reçeteli bir ilaç yüzünden Ermal 6 ay ceza almıştı ve bence Kerem'e de en az 6 ay ceza gelir. Kerem Gönlüm için gerçekten çok üzüldüm. Bu Efes Pilsen teknik heyetine de ders olmalı bence. Konuyu iyice araştırıp kendilerinde bir hata varsa bununla da yüzleşmeliler ve böyle hataları bir daha yapmamaya çalışmalılar.

Şimdi durum iyice karıştı. Büyük umutlarla yapılan iyi transferler bu olay yüzünden çöpe gitme tehlikesi ile karşı karşıya. Zaten 1 ve 5 numaralarda eksikler mevcutken buna bir de 4 numara eklendi. Elimizde kalan tek 4 numara Nachbar ve o da ne tam 4 numara, ne de orada gerekli sertliği sağlayabilir. Ayrıca onu en azından yedekleyecek kimse de mevcut değil. Konuşulan transfer ise Ermal ama o da bir önceki yazımda belirttiğim gibi 5 numara pozisyonunda dolayısıyla 4 numara açıkta kalıyor. Bir handikapta yabancı kısıtlaması. Bu yüzden o mevkiye kimseyi göndermeden yabancı almak da mümkün değil. Benim görüşüm bir an önce Charles Smith'e durum açıklanıp teşekkür edilerek bu mevkiye yabancı bir transfer yapılması ama bunu Efes teknik heyetinin yapacağını sanmam. Bakalım göreceğiz 5 numara olan Oğuz'dan 4 numara yaratmaya çalışan Bogdan Tanjevic gibi Ergin Ataman'da aslında 3 numara olan Shumpert'ten 4 numara mı yaratmaya çalışacak.

Kerem'in Yerine Ermal Olur Mu?

Efes-Pilsen-Ermal-Kuqo-Kurtoğlu-transfer-Kerem-GonlumErmal ile ilgili günlerdir Efesliler forumunda Ermal'in alınması meselesi tartışılıyordu zaten. Tabi bu tartışmaların temel noktasını 5 numara eksikliği oluşturuyor esasında. Tartışmaların Kerem'in olayı ortaya çıkmadan önce başladığını da belirtmek isterim. Kerem olayıyla birlikte bu konuda ateşlendi aslında ama özellikle 1 Eylül'de Ermal'in Valencia ile olan sözleşmesinin fesh edildiği haberi ile birlikte bu haberin medyaya da yansıması kaçınılmazdı ve gene Önder Sarıkaya'dan(artık teşekkürlerimi toplu ileteceğim.) foruma gelen mesajı gören çoğu kişi de aynı kanı oluşmuştu zaten 1 Eylül tarihinde. Gelen mesaj Ermal'in facebook profilinden:"Ermal Kuqo: No longer a Valencia player!!! New destination...in a couple of days!!!". İşte bu noktada 3 Eylül tarihi yani bugün Kerem'in de B numunesinin açılacağı düşünülünce direk olarak akla gelen seçenek Ermal-Efes Pilsen flörtü oldu.

Bu konudaki net fikrim şu, Kasun'u yedekleyecek ve özellikle yabancı kontenjanı dolu olduğu için uzun bir Türk oyuncu bu takıma gerekli idi. İhtimaller düşünüldüğü zaman ise bunların arasından en iyilerinden biri Ermal. Dolayısıyla 5 numara pozisyonu için hem takımı tanıdığı, hem de Türk kontenjanından oynayabileceği için iyi bir transfer olur Ermal. Zurnanın zırt dediği nokta ise burası zaten. Ermal bir eksiğimizi gidermiş olabilir ama bu eksik kesinlikle Kerem ceza alırsa ortaya çıkacak eksik değil. 4 numaraya sadece 3,5'tan 4 Nachbar kalıyor geriye ya da Shumpert'ten 4 yaratmaya çalışacağız gene. Bunu Tanjevic yapınca eleştirdiysem Ergin Hoca yaparsa da eleştiririm. Bazı maçlarda kısa dönem için bu plan olabilir gibi gözükse de buna güvenerek Euroleague'de başarılı olamazsınız.

2 Eylül 2009 Çarşamba

Efes Pilsen'in Yeni Sezon Mavi Formaları

Efes-Pilsen-Yeni-Arjantin-Mavisi-Forma
Efes-Pilsen-Yeni-Arjantin-Mavisi-Şort
Efesliler.org'un katkılarıyla Efes Pilsen'in yeni sezonda kullanacağı Arjantin mavisi formaların resimlerini ele geçirdik. Formaların siparişinde ve resimlerin ele geçirilmesinde özel katkıları olan ve hatta tüm süreci tek başına götüren Önder Sarıkaya'ya özel teşekkürlerimi iletmeyi bir borç bilirim.

Formalar çok yakında elimizde olacak ve AND1 mağazalarından da satılacak. Ama bizim elde ettiğimiz rakamlara değil. Gene de Efes Pilsen forması almak isteyen arkadaşlar 4 sene önceki formaları şu anda Cevahir'deki AND1 mağazasından elde edebilirler.

Gelelim mavi formalarımıza formanın üstü biraz soluk çıkmasına rağmen şort ile aynı renkte olacakmış. Ben beğendim aslında ama asıl görüşlerimi tabi ele geçirince bildireceğim. Tek tereddüdüm üst alt açık mavi formanın biraz fazla açık durması o kadar ama bunu da sanmıyorum açıkcası. Bakalım elimize gelince göreceğiz, o zaman daha iyi fotoları da eklerim.