18 Aralık 2009 Cuma

77 Bu Kez Uğursuz Geldi

Efes-Unicaja-Malaga-Euroleague
Malaga'ya üstelik kendi sahasında yenildi Efes Pilsen. Bu seferde 77 sayı attı ama 79 yeyince yenilgi kaçınılmaz oldu maalesef. Bu maçın yorumu açıkcası oyun kurucun kadar konuşursun olur. 90 rating alan takımda Kerem 17:33'te -5 rating, Ender 19:31'de 2 rating, yani net olarak takımı aşağıya çekmişler. Kasun aslında sert başladı pota altında ama gerçekten çok ağrısı vardı bu kesin. Belki görülememiştir diye söylüyorum. Kasun önce yere yatıp çıktığı pozisyonda sandalyeye oturamadı bile ve oturduktan sonra ise sürekli belindeydi eli. Ona rağmen fena maç çıkarmadı sağlam maçları nasıl oynadığını görünce acaba Olimpiakos maçından önce gidip ufak bir sakatlık mı yaratsam Kasun'da diye düşünmeden de edemedim. Jimenez'i tutmak maalesef Ender'e kalınca adam maçın adamı oldu haliyle. Ender'e kalmasının sebebi ise geçen hafta guardlarımızın Partizan guardını hiç tutamamasıydı. Dolayısıyla Ergin Ataman guardın kontrolünü Smith'e vererek oyun kurmasını engellemek istedi karşı takımın ama bu planda da Jimenez ile Ender ve Kerem kalınca olan oldu. Ayrıca Welsh biraz daha akıllı olsa, ki o pozisyonları sağlamak için gerekli organizasyonları da yaptı Malaga, maç son ana da kalmazdı. Zira topu aldığında potaya yaklaştığı sürece Rako onu tutamazdı. Bu aşamada Sinan niye oynamadı diye sorulabilir ama Sinan sahada kaldığı sürede üstelik 4 faul limitimiz dolmasına rağmen top çalma hevesi ile öyle iki faul yaptı ki bu da beleşten 4 sayı olarak potamızda yerini aldı. Yani garp cephesinde değişen birşey yoktu aslında.

Pota altı oyuncularımız ise savunmada yavaş kaldı maalesef. Biraz Kasun direnmeye çalıştı o kadar. Santiago geleni buyur etti. Kaya acami çaylak gibi dolaştı pota altında aslında çabalamak istedi ama sadece istedi o kadar.

Gene Smith direndi savunmada bir parça, bir parça da Thorton. Thorton formsuz denebilir ama sorumluluktan hiç kaçmadı. Ender ya da Kerem topu gevelerken eline aldı topu ve potaya yöneldi, hatta birinde kızdığı belliydi. Top eline geldiğinde potaya yönelirken öyle bir sert top sürmeye başladı ki bu da oyun kuruculara net bir mesajdı. Rako'da aynısını yapmaya çalıştı elinden geldiğince. Halbuki bu oyunları hazırlaması ve servis yapması gereken oyun kurucular olmalı. Hücumda formsuz olmamızın ve tıkanmamızın tek sebebi oyun kurucularımız maalesef. Topu sadece geveliyorlar ve hiçbir set hazırlamıyorlar. Bunu başardıkları kısa dakikalarda o kadar rahat basketler bulduk ki anlatamam.

Partizan'da kaybedince Top 16'ya kalma ihtimalimiz de yükseldi bir parça. Önümüzdeki maçları alırsak Top 16'ya çıkarız fakat çıksak orada ne yaparız bu işte tam muaamma.

Hiç yorum yok: